Перевод: с турецкого на русский

с русского на турецкий

işten çıkarmak

См. также в других словарях:

  • işten (bile) değil — çok kolay ... gürültüler ve rezaletler çıkarmak onun için işten bile değildi. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yorgunluk çıkarmak — 1) dinlenmek Mesela şimdi yorgunluk çıkarmak için yıkanmak istersiniz. R. H. Karay 2) yaptığı işten, yorgunluğu unutturan, sevindirici bir sonuç almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aradan çıkarmak — birçok işten birini yapıp bitirivermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ekmeğini çıkarmak — çalıştığı işten geçimini karşılayacak kadar kazanç sağlamak Ne zararı var, dedim, ekmeğini çıkarıyor ya. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • affetmek — i, der, Ar. ˁafv + T. etmek 1) Bağışlamak 2) Hoşgörü ile karşılamak, mazur görmek Beni affedin, gelemeyeceğim. 3) den Görev veya işten çıkarmak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • defterini dürmek — 1) öldürmek Bir gün senin defterini dürerler bir eyyam gelir. Yunus Emre 2) işine son vermek, işten çıkarmak 3) başarısını kıskanarak yükselmesine engel olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yol vermek — 1) geçmesine izin vermek Hafif sağ yapıp askerî bir kamyona yol verdi. A. İlhan 2) hızını artırmak 3) işten çıkarmak, işine son vermek Mademki bu işi yapamıyorsun, o hâlde başka işimiz yok derler, bana yol verirler. O. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • akıllı — sf. 1) Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil 2) ünl. Karşısındakinin düşüncesizliğini belirtmek için söylenilen uyarma sözü 3) alay Düşüncesiz, aptal Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor. Birleşik Sözler akıllı uslu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • almak — i, ır 1) Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) i, den Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak Çocuğu okuldan aldı. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • konuşmak — nsz 1) Bir dilin kelimeleriyle düşüncesini sözlü olarak anlatmak Çocuk daha konuşamıyor. 2) i, den Belli bir konudan söz etmek Mehmet yedi yaşındayken anasıyla konuştuklarından fazla bir şey konuşmazdı. H. E. Adıvar 3) nsz, le Bir konuda… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»